...Derin Devlet Sembolleri Sözlüğü 2 -İllüminati- ...

Bir önceki yazının devamı olarak bu kez de illüminati'ye ait olan, yani mason örgütünün tam tersi olan sembollerden bahsedicem. masonların düzen takıntısına karşın bütünüyle kaosu ve savaşı destekleyen illüminati'nin de en az masonlar kadar medyaya sızmışlığı var. Biraz sonra yazacağım sembolleri takip ederseniz hangi filmlerin hangi tarikta hizmet ettiklerini kolayca görebilirsiniz.



İLLÜMİNATİ SEMBOLLERİ

SÜRÜNGEN GÖZÜ (pek çok kişi bunu bilmez ve çok da vurgulanmaz ama bu kedi gözü gibi ince göz bebeği olan göz illüminatinin baş simgesidir. Daha önceki yazılarda da kısaca değindim ki daha sonraki yazılarda da daha çok bahsedeceğim bu sembolden. Bu gözün sebebi ile ilgili farklı görüş ve düşünceler var. Kimisi cinlerin gözlerinin böyle olduğunu düşünüyor ve illüminati üyelerinin cinlerden oluşmuş olabileceğini öne sürüyor. Bir diğer yandan -daha sağlam bir kaynaktan- illüminati örgütünün tamamının uzaylılardan oluştuğunu ve uzaylılarında tıpkı sürüngenler gibi gözlerinin olduğunu söylüyor. Aklı başında bir insan için her iki görüş de birbirinden saçma olacaktır ama yine de ben yorumsuz kalıyorum. Daha sonraki yazılarda bu konuya daha derinlemesine ineceğim, o zaman siz de farklı görüşleri duyar ve kendi fikrinizi oluşturabilirsiniz.)

V (Genellikle V for Vendetta filminden aşina olduğumuz bu v sembolü çok fazla yerde geçiyor. özellikle V adlı dizide her sahnede görebilirsiniz bu sembolü. eğer bu sembol var ise ortamda, o zaman tartışmasız illüminati iş başındadır. Örneğin Tim Burton'ın eski bir filmi olan Edward Makaseller filminde genellikle bir mason haavsı hakimken Edward'ın iyi yoldan çıkıp kötülük yaptığı sahnede ne tesadüfki bu simge gözümüze sokuluyor. Siyah bir şapkanın üzerinde kocaman bir V işareti var ve Edward polisler tarafından yakalanıp yağtığına pişman olduğunda kamera özel bir zoom yapar o V işaretine. Bu sahnede aşağı yukarı 'bak V'ye uydun başına neler geldi' gibi bir ders vardır. Ama V for Vendetta filminde V sembolüne tapınmamızı sağlarlar. Bu işler böyle... )

BEYAZ TAVŞAN (alice harikalar diyarındanın vaz geçilmezidir beyaz tavşan. Alice'i peşindne dürükler ve ne hikmetse YERALTIna götürür... Beyaz tavşan genelde uyanış çağrısıdır. Donnie Darko ve Matrix gibi filmlerde de aynı amacı ile kullanılmıştır. Bir yerlerde beyaz tavşandan bahsediliyorsa yine hiç şüpheniz olmasın ki illüminati iş başında.

AWAKE ya da WAKE UP ( İllüminati bize sürekli uyuduğumuzu ve uyanıp birşeyleri fark etmemiz gerektiğini tembihler durur. Ne kadar haklı oldukları tartışılır ama birileri bir yerlerde uyanıştan bahsediyorsa özel bir durum olmadığı sürece yine illüminati taraftarıdır. Bu nokta da ilk akla gelen Katy Perry'nin yeni single ı Wide Awake şarkısıdır. Katy Perry sağlam bir mason yancısı olarak bilinir ki ilk kliplerini bakılacak olursa gerçektende öyle... Ama son parçaları dikkatli incelenirse cidde şekilde saf değiştirmiş gibi duruyor. Katy Perry ile ilgili de bir yazı hazırlıyorum en kısa zamanda bu konuya da değineceğim ama sizin uyanış çağrılarının illüminati nezdinden geldiğine şüpheniz olmasın derim)

YERALTI ( daha önce de bahsettiğim gibi illüminati bir yeraltı tarikatıdır. Yeraltını işater eden neredeyse her şey de yine onların işidir. Muse ile ilgili yazımda da pek çok yerde söylediğim gibi illüminaticiliğini göğsünü gere gere yaşayan Matt Bellamy şarkılarında yeraltı güçlerini katılmamız konusunda bizi cesaretlendirmeye çalışır. Onun haricinde Fight Club filmi de genelde yeraltı mekanları yüceltir... vs vs..)

KELEBEK - DEĞİŞİM (Normalde kelebek 'kelebek etkisi' adı altında değişimi simgeler ve bunu pek çok kişi de bilir. Ve yine aynı sebepten ötürü illüminatinin de en favori simgelerinden biri haline gelmiştir... Bir mason asla kelebek kullanmaz. İki kısım da değişim istemesine rağmen sadece illüminati kendi istediği değişimi kelebek ile simgeler. Hatta Muse'un offical store'un da kelebek desenli t-shirt leri bile var...)

UMUTSUZLUK ( Masonların tersine illüminati insanlığı büyük bir umutsuzluğa sürüklemek ister. Onlara göre en gerçek bilgelik umutsuzluktan gelir. Bu kaybedecek hiçbir şeyi olmayan adamın en güçlü adam olması teorisi ile doğru orantılıdır. Genelde size sahip olduğunuz her şeyi kaybettirmeye çalışırlar ki illüminati filmlerinin de ana temasını oluşturur bu konu. Masonlar ise size bir umut vererek sizi kendilerine bağımlı hale getirmeye çalışırlar. Aynı mesele felsefe dünyasında modernite adı altında tartışılır. Sartre gibi düşünürler yüzdeyüz moderniteyi ve sistemi reddederken Foucault gibi daha aklı selim arkadaşlar daha sakin bir kafayla olaya yaklaşarak sistemin bize sağladığı iyi ve kötü durumları eşit koşullarda yargılarlar.)

KAOS (İşte bu kelime illüminati'nin göbek adıdır... Bütün varını yoğunu buna adamıştır. Düzeni bozsun da nasıl bozarsa bozsun... Children of men adlı filmde illüminatinin başta olduğu bir dünya çizilmiştir ve o filme bakarsanız yapılmaya çalışılanın ne olduğunu rahatça görebilirsiniz, ki en tepeye resmini de koydum o kaosun. Masonların en çok korktuğu şey de bu kaostur. Ama hep beraber bekleyip göreceğiz sonucun ne olacağını. Bu arada Children of men mason tarafına ait bir filmdir)

BEYAZ IŞIK ( İllüminatinin italyanca kelime anlamı 'aydınlanmışlar' dır. O yüzden ışık çok önemli bir semboldür ve genellikle beyaz ışıktır. Güneş sembolü ile çok karışır biribirine ama dikkatli incelerseniz ayırt edebilirsiniz. Mason tarafının yaptığı bir iş ise ışık ile birlikte illaki güneşi de görürürüz. Ama sadece ışık varsa ve güneş hiçbir türlü gösterilmiyorsa o illüminatiye aittir. Bunun haricinde genelde karanlık bir yolun sonundaki beyaz ışık ile sembolize edilir bu ışık. Mesela Merlin dizisinde Morgana illüminati tarafını temsil eden bir karakter çizer ve onun yaşadığı kulübe karanlıktır ama camdan içeri bembeyaz bir ışık patlar hep. Bu tarz küçük detaylar önemli ;)...

GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ (tıpkı şemsiye gibi güneş gözlüğü de bir karşı durma sembolüdür. Güneşe karşı olduğunu göstermenin en iyi yolu bir göneş gözlüğü takmaktır... nitekim yine katy perry den örnek verecek olursak E.T. klibinin en son sahnesinde alakasız bir güneş gözlüğü takma sahnesi var. yediden yetmişe kimsenin bir anlam veremediği o sahne çok bariz taraf belli eden bir sahne... Sadece orada değil  'the one that got away' klibinde de yatakta uzanırken yüzüne güneş geliyor ve hemen bir güneş gözlüğü takıyor. Sizi bilmem ama ben bunların tesadüf olduğuna inanmıyorum...)

YAĞMUR (İllüminati bir nevi yağmura tapınır. V
for Vendetta filminde 'tanrı yağmurda gizlidir' diye bir replik vardır hatta... Muse'un kliplerinde ve diğer başka pek çok yerde de yağmurun kutsallaştırıldığını görmek mümkün. Öte yandan Rain Man denen bir de terim vardır. Rain Man aslında illüminaticilere masonların taktığı bir ad diyebiliriz. sonrada rain man adlı hollywood filmi ile aşağıladıkça aşağıladılar ve bu ismi zavallı bir adam ile bağdaştırdılar... Başarılı bir plan bence)

PİSLİK (masonlar ne kadar temiz düzenli adamlarsa illüminati de o kadar pisliğe dağanıklığa ve karmaşaya düşkündürler. ben bir illüminati mekanı görmedim ki yerin üzerinde temiz düzenli olsun. Hepsi yerin altında dağanık pis ve zavallı mekanlardır. İğrençlik onların temel esaslarından biri zannedersem. Bir görüntü ne kadar çirkinse o kadar hoşlarına gidiyor gibi bir durum var... Bu konuya da ileride değineceğim)


İNTİHAR ( ve son olarak intihar illüminaticilerin başlıca amacı gibi bir şey. Tabi kendileri için değil, genellikle bizim ölmemizi istiyorlar... Children of man filminde bir intihar seti vardı. Adam setin içindeki kitabı okuyor ve nedne ölmesi gerektiğini anlıyor, ondan sonra da hapı içip ışığa doğru yürüyor. Çok güzel ti ye almışlar bence. Pek çok illüminati filminde de kimse ölmekten korkmaz. Zaten temel düşünce de bedeni aşmaktır aslında. Bedenini aşar ve gerçekleri görürsün, bir nevi uyanırsın ve matrix evreninden çıkarsın. Belki de ölerek gerçek dünyaya gidersin falan, bilmiyorum ama yine de ölemk için acele etmeyi hiiiiiç düşünmüyorum :) )

İşte illüminatiler de böyle arkadaşlar. Aslında daha pek çok sembol var ama bunlar şimdilik araştırmalarım sonucu emin olduğum semboller. Muallakta kaldıklarımı yazıp kafanızı karıştırmak istemiyorum. Zaten bu kadarı bile kendi araştırmalarınızı yapmanız için gayet yeterli. Bir sonra ki yazıya kadar kendinize iyi bakın. :)

...Derin Devlet Sembolleri Sözlüğü 1 - MASONLAR- ...

Evet herkese tekrardan merhabalar... Bu yazıda sürekli bahsetiğim şu sembolleri açık ve net bir şekilde ortaya koymak istiyorum. Öncelikle tekrar hatırlatmak isterim ki masonlar ve illüminati iki ayrı örgüt olup ikisi birbirinin kıyasıya düşmanıdır. Bu tezi kanıtlayacak nitelikte pek çok yazı yazdım bu bloga ve şüpheleri olan dönüp eski yazılara bir göz atabilir. Eğer bu konuda artık hem fikirsek iki tarikatın da sembollerini ifşa etmeye geçebiliriz.

Böyle bir yazı yazmak istememin başlıca sebebi de eğer siz de hangi sembolün kimi işaret ettiğini bilirseniz izlediğiniz filmleri ya da videoları rahatlıkla analiz edebilirsiniz diye düşünüyorum.


SEMBOLLER


MASON:

ÜÇGEN ( ya da piramit)

TEK GÖZ ( özellikle mısır gözü yaygındır)

GÜNEŞ (ya da güneşin tam önünde durma)

TAKIM ELBİSE ( takım elbise masonluğun ve de farmasonluğun başlıca simgesidir, medeniyeti, moderniteyi, düzen ve sistemi temsil eder. aynı zamanda saygınlık verir)

YUKARIYI İŞARET ETME ( düzeni temsil eden görüntüden daha önce de bahsetmiştim matrix yazısında. Yukarısı mason kısmını işret ederken aşağısı yer altı tarikatı olan illüminatiyi sembolize eder)

GEYİK

ŞEYTAN (aslında bildiğimiz şeytandan daha farklı bir görünüşü olan acayip saçma bir semboldür. Aslında tam olarak bir şekli olduğunu da söyleyemem. Her defasında daha değişik sembolize edilen bir figür)

UMUT ( Bir filmde vs birileri sürekli bir umuttun vesayreden bahsediyorsa bilin ki masonlar iş başında. Çünkü umut vererek insanları bir noktada buluşturmayı ve de bekletmeyi hedefliyorlar... Bir umudun var sa bir amacın vardır, bir amacın var ise kaybedecek çok şeyin vardır)

DÜZEN ( yine bir film ya da başka bir şeyde birileri düzenli huzurlu bir hayattan bahsediyorsa ve bunun için mücadele ediyorsa bilin ki yine masonlar iş başındadır. Düzen onların göbek adıdır)

MISIR KÜLTÜRÜ (Masonların bir mısır takıntıları vardır ki kendi köklerini ta o döneme dayandırırlar. Şahsen geçen sene moda festivalinde Cengiz Abazoğlu'nun defilesine gitmiştim. Girişte her yerin üçgenlerle dolu olması zaten en başından tarafını belli ediyordu. Ancak defile başladıktan sonra önümden geçen bütün mankenler aynı makyajı yapmış ve aynı bilekliği takmıştı. Tabiki bileklik ve makyaj tammen mısır kültürünü taşıyan şeylerdi. Güzel olsa içim yanmıycak!)

TEHLİKE SEMBOLÜ ( aslında elektirik direklerinden aşina olduğumuz kendi halinde bir sembol gibi dursa da elektirik direği hariç milyon tane daha yerde de karşımıza çıktığı şüpheye düşmemek elde değil. Ben bunu da masonlardan biliyorum açıkçası)

ŞEMSİYE ( kendi halinde bir gereç olan ve genellikle yağmurdan korunmak amaçlı kullanılan bu masum eşyacık yanlış ellere düştüğünde birilerine laf sokmak amacı ile kullanılabiliyor. Güneş nasıl masonların sembolü ise yağmur da illüminati ye ait bir semboldür. Bu sebeple şemsiye tamamen yağmura karşı durmak anlamına gelir. Nitekim Rihanna'nın Umbrella yani şemsiye adlı şarkısı bir tesadüf değildir. Şarkıda çok yağmur yağdığını ama sevgilisinin de onun şemsiyesinin altında durabileceğini falan anlatan sözde romantik bir şarkıdır ama... Yok öyle bir dünya)

666 (bu sembol en çok kafa karıştıran semboldür. benim de bu konu ile ilgili fikrim 100 kere değişti herlade. Ama en sonunda mason takımına ait olduğunda karar kıldım :)) Bir de şu meşhur 666 işatreti var ki o da bu durumda mason takımına ait oluyor)

DAMALI ZEMİN ( Mason locasının zemini böyle olduğundan pek çok yerde geçen bir şey. Her şov da filmde yada video da görebilirsiniz artık neredeyse. Muhtemelen mason localarında yerlerin böyle olmasının mitolojik bir sebebi de vardır ama henüz bilemiyorum)

RUHUNU ŞEYTANA SATMAK ( Bu genellikle şov dünyası için kullanılan bir espiri gibi günümüze gelmiştir ama kelimenin tam anlamıyla doğrudur. Pek çok ünlüyü bundan bahsederken duyabilirsiniz.)

YENİ DÜNYA DÜZENİ - NEW WORLD ORDER- (bunu belki de en başa yazmalıydım... Bütün amaç bu çünkü. Yeni bir düzen kurma gayreti. Buna karşın illüminati de yüzde yüz kaos yaratarak düzeni yok etmeye çalışır... İki tarafta birbirinden salak bence ya neyse... Yeni dünya düzeni muhtemelen globalizm dediğimiz, bütün ülke ve milletlerin birleşmesi ve tek bir devlet var etmeye çalışmak. Bu üniversitelerde çok tartışılan bir kuramdır ancak ben kişisel olarak bunun yanındayım çünkü dünya barışının böyle sağlanabileceğini düşünüyorum. Karşı çıkan insanlar ise farklı kültürlerin ölmesinden korktukları için bu düzene karşı çıkıyorlar ama ben buna katılmıyorum. Bence insanın var olduğu yerde farklı kültürlerin oluşmaması imkansız. Çünkü otantik olan hep sevilecektir hep aranacaktır. Diyelim ki hepimiz basma kalıp aynı şey olduk... ama bu uzun sürmez çünkü insan doğası böyle bir düzeni kaldırmaz, illaki local kültürler yaşamaya devam eder diye düşünüyorum. Ama bütün bunların üstünde biz öyle de desek böyle de desek kültürler karışıyor ve yavaş yavaş global dünya anlayışı milletlere hakim olmaya başlıyor... Ne diyim Allah sonumuzu hayır etsin :)) )

HAVA KİRLİLİĞİ (İnsanlığı korkutmak için en sağlam geyik bence... Pek çok filme konu olmuştur hava kirliliği ve bir gün nefes alamaz hale geleceğimiz söyleniyor... Anlatılanlar çok da mantıksız değil ama bu durum bu kadar medyatize edildiğine göre ilalki işin ucunda birileri bir çıkar sağlamaya çalışıyordur. Bu sebeple buna inanmak gelmiyor içimden. Bir toplumu yönetmek için korku unsurunu kullanmak klasik ama mükemmel bir fikirdir. Şimdi Al Gore diye tabir ettiğimiz sempatik ABD eski başkan yardımcısı sağa sola çıkıp bir sürü konuşmalar yapıyor... Nitekim oyun öyle zekice kurgulanmış ki bir de Al Gora'a karşı çıkan bir grup var ve sanki Al Gore çok iyi niyetle dünyamızı kurtarmaya çalışıyor ama kötü adamlar ona izin vermiyormuş gibi de bir imaj yaratıldı... Al Gore sağa sola çıkıp hala UMUT var falan diye kendini yırtıyo, acıklı acıklı hikayeler anlatıyor... bu sadece gerçek bir profesyonelin elinden çıkmış bir medya tuzağı başka bir şey değil... Bu dünya da ne çakallar var arkadaşlar aklınız durur ve ilginçtir hepsi de medya sektöründe toplanmış paraya para demiyorlar... )

yani şu karta bir bakın... diyecek söz bulamıyorum. Bu kartlarla ilgili bir yazı da yazacağım merak olmasın :)


















ZENGİNLİK (son olarak enerji kaynakları ve zenginlikten bahsetmek istiyorum. Lüks hayat aslında vaz geçilmez bir semboldür... farkındaysanız bu mason ünlüleri ve hep böyle tertemiz ve lüks mekanlarda resmedilirler. Ama bizim yer elması illüminati hep yerin altında pis ve dağanık ortamlarda bulunurlar. Gerçi bunu böyle gösteren masonlar değil yani illüminati bunu kendisi yapıyor ama buna zaten illüminati sembollerini açıklarken değineceğim, telaş olmasın. Yani çok lüks oryamlarda sağa sola para saçan tipler varsa bilin ki arkasında masonlar var...)



Bu sözlük şimdilik bu kadar... Diğer yazı da İllüminati sembolleriyle konuya devam edeceğim


Not: bazı yerlerde benim illüminati destekçsi olduğum falan yazıyor ama onu da burada açıklığa kavuşturmak isterim ki ben iki tarafı da tutmuyorum. Masonların yaptıklarının yanında illüminati daha masum gözüküyor gözüme ama bu demke değil ki illüminati melek. beni öldürmek için yediğim Burger King menülerine zehir koyan da bu herifler... O yüzden bu iş iki ucu b.klu değnekten başka bir şey değil... Kendinize iyi bakın devem edeceğim :)

Okuyucularıma Ufak Bir Mektup :)

Herkese tekrardan merhaba... Biliyorum çok uzun zamandır yazmıyorum ama bunun iki çok mantıklı sebebi var. Birincisi okul hayatımın çok vakit alıyor olması, ikincisi de yazacak fazla bir şey olmaması. Benim bir tezim var ve o tezi kanitlayan pek çok yazi yazdim, o yüzden aynı seyleri otuz kere yazarak sizin de değerli vaktinizi çalmak istemiyordum. Ama çok olumlu yorumlar aldım ve bu yüzden bu illüminati ve mason meselesinde daha ayrıntılı bilgiler edinip yeni yazılar yazmak için tekrar kolları sıvadım. Bu günkü konuya girmeden önce sık sorulan ve de karıştırılan meselelere aydınlık getirmek istiyorum. Birincisi sağda solda hakkımda 'herif, adam, çocuk...' gibi sıfatlar verilerek konuşuluyor o sebeple belirtmeliyim ki ben erkek değilim kızım :D... 23 yaşındayım, ismi sık duyulan bir üniversitede iletişim-medya okuyorum yanı sıra ispanyolca tercümnlık yapıyorum. Bunları söylüyorum ki bu yazıları yazan birinin belli bir altyapısı olduğunu bilerek daha içiniz rahat bir şekilde okuyun :) İkincisi ise benim Muse yazısı gördüğüm kadarıyla baya bi olay olmuş. En çok tepkiyi o yaziyla aldim. Yorumlar kısmında sorduğunuz her soruya cevap vermeye calısıyorum ama sorularin çoğunda ortak olan bir problem var, hala mason ve illüminatinin ayni şeyler olduğu düşünülüyor. Kendimi parçaladim ikisinin apayrı şeyler olduğunu anlatmak için ama bir şekilde hala anlamakta zorluk çekenler var ki heralde ben iyi anlatamamışım. ARKADAŞLAR LÜTFEN ŞUNU UNUTMAYIN: BU BLOGUN TEMEL AMACI MASONLARIN AYRI, İLLÜMİNATİNİN AYRI BİR ÖRGÜT OLDUĞUNU VE BİRBİRLERİ İLE KIYASIYA MÜCADELE İÇİNDE OLDUKLARINI ANLATMAK, BUNA DAİR ÖRNEKLER VERMEK. Ben sanki her okur blogu baştan sona sırayla okuyormuş gibi düşünerek yazıyorum bu sebeple bir kopukluk yaşanıyor galiba. O yüzden bir daha her yazının başına bu önemli notu iliştiricem. Diğer yandan yazılarım hakkında düşünüp sorular sormanız ve farklı da olsa fikirlerinizi paylaşmanız beni cok memnun ediyor ve geç de olsa herkese cevap yazıyorum o yüzden kafanıza takılan bir şey varsa lütfen çekinmeyin. Beş yıl bile sürse illa ki cevap yazacağımı bilin lütfen. Bir de yazarken üslubunuza dikkat ederseniz sevinirim. Kimisi anasına küfretmişim gibi yaziyor, kızıyorum... :) Bu notu burada keseyim en iyisi yazacağım yeni yazıyı başka bir başlıkta açayım kopukluk olmasın. Bir sorun çıkmazsa yarın ya da öbür gün yayınlamış olurum diye düşünüyorum. Kendinize çok iyi bakin Sevgilerle BAAAYAN Filozof JJJ :D